Murakami Edebiyatı



Ken Kesey - Guguk Kuşu

Maalesef önce filmi izledim, sonra kitabı okudum. Filmi, itiraf ediyorum: Sinema tarihinin en güzel filmidir. Beş büyüğü -Oscar amcayı- kazanan nadir filmlerden. McMurhpy çok seveceksiniz. Billy, Kızılderili dev ve daha nicesi. Kitabın bu denli güzel olacağını tahmin etmemiştim. Çok sevilesi karakter dolu bir kere, oradan kazanıyor. Ken Kesey dili enfes.


Okunacak 1001 Kitap sayesinde kıyıda köşede kalmış cevherler keşfediyorum. Guguk Kuşu onlardan biri. Akıl hastanesinde yaşanan olayları dile getiren kitap, trajikomik öyküleri bir araya getiriyor. Bu kadın karakteri Bayan Ratched tam pislik ve nefret edilesi bir şey olmuş. Okurken bolca küfür ettim açıkçası.

Kitabın finali ise, dehşet verici. Biber gazı sıkılmışa çeviriyor sizi. Gözlerinizde kızarıklık, ağlamak istiyorsunuz ama ağlayamıyorsunuz. İçinde oturan yumru ve yanan gözler... Tarifi zor, şahane bir kitap bu. Mutlaka okuyun!

Turkuvaz Kitap'tan çıkmış kitabın tanıtım yazısı aşağıda. Keyifle!

Büyük Hemşire, çelik kapıdaki düğmelerden birini çevirerek duvar saatini dilediği hıza ayarlayabiliyor. Kimi zaman canı her şeyi hızlandırmak istiyor; düğmeyi çeviriveriyor. Saatin akrebiyle yelkovanı yarışıyorlar sanki. Paravanlarla örtülü pencerelerde gündüz, gece birbirini kovalıyor. Bu düzmece zamanın geçmesiyle herkes birbirine giriyor. Yarım yamalak tıraş olup kahvaltı masasına balıklarına dalıyorsun, daha ağzına bir lokma koymadan öğlen oluyor, ilaç veriliyor, yerinden kalkıp dinlenme odasına giderken akşam zili çalıyor, yatağa giriyorsun, on dakika sonra gene sabah olmuş. Büyük Hemşire herkesin kırılma ya da dağılma noktasına geldiğini görünce, düğmeyi yeniden çeviriyor. Her şey eski hızına dönüyor. Fil makinesini olağan hızının on katına çıkarıp perdede herkesin akıl almaz biçimde koşuşmasını izleyen, bir süre sonra bıkan, eski düzeni geri getiren küçük bir çocuğu hatırlatıyor bana Büyük Hemşire'nin bu davranışı."

Guguk Kuşu, günümüz insanının toplumla çelişkilerini ortaya koyan bir roman. Kimin dediği olacak? Toplumun mu, gönlüne göre yaşayanın mı? Bir akıl hastanesindeki özgür ruhlarla disiplin sağlamaya çalışan yönetim arasındaki mücadeleyi olağanüstü bir ustalıkla anlatan Ken Kesey, bu il yapıtıyla Amerikan 'karşıt kültürünün' efsanelerinden biri oldu. Roman 1975 yılında Milos Forman tarafından sinemaya aktarıldığında, başta delişmen dalavereci MCMurphy rolüyle şeytani ve karizmatik oyunculuğunun temellerini atan Jack Nicholson ile katı ve sadist ruhunu taş bebek güzelliğinin altında saklayan Büyük Hemşire Ratched'ı canlandıran Louise Fletcher olmak üzere, film 5 Oscar ödülü kazanarak, bir başyapıt haline geldi.

Yorum Gönder

 

© Kitaplık Manzaraları Yazarın izni olmadan alıntı yapılamaz. Tüm hakları Kitaplık Manzaları'na aittir.
by Sezer Akın WooThemes