Murakami Edebiyatı



Ayfer Tunç ~ Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek

Ayfer Tunç... ilk defa okudum yazarı. Çoğu kez yaşadığım pişmanlığı ve daha fazlasını yaşadım diyebilirim. Okunacak o kadar çok kitap var ki, hangisini öne alıp okumak başlı başlına bir sorun. Çoğu kez eğlenceli olan bu durum, bazen can sıkıcı olabiliyor. Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek, size, dolu dolu eskileri yaşatıyor.


Kitap fazlasıyla iyiyken, hele de 70'leri görmüş geçirmiş biriyseniz, kesinlikle çok çok seveceksiniz. Tabii, size tavsiyem (duygusal olanlar için geçerli) bir paket mendilinizi yanınıza alıp okumanız. 70'lere dair o kadar güzel şeyler var ki, bunları öğrenmenin verdiği sabırsızlıkla olabildiğince az arayla, gözlerim kuruyana kadar okudum.

Satır aralarını bol bol kurcalarken, okuduklarımı sürekli anneme onaylatmam ayrı bir tebessüm sebebi. Eğer baş sallamasında Ayfer Tunç'un gerçekleri yazdığını anlamam, kitaba olan samimiyetimi daha arttırdı. 

Ben çocukken büyükler konuşmalarına Bizim zamanımızda.” diye başlarlardı: “gaz lambasında ders çalışırdık.” Bu kitapta ben de “bizim zamanımızda.” diye söze başlıyorum. Cep telefonu yoktu, şehirlerarasına telefon bağlatıldık.” Gelecekte şimdi gençliklerini yaşayanlar da söze “bizim zamanımızda.” diye başlayacaklar, İnternet yoktu, faks çekerdik.” Kağıdı oldum olası seven biri olarak gelecekte söze şöyle başlanmamasını dilerim: Bizim zamanımızda kitap diye bir şey vardı, kâğıttan yapılıyordu. Düşünebiliyor musunuz?”

Yaşanmışlıkları iliklerime kadar hissettim. Siyah önlüklü çocukları özledim. Mevzubahis kelimesinin neden artık kullanılmadığını derin derin düşündüm. Misafirliğe gidilmeden önce, küçük çocuğun gönderilip; Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek geleneğinin neden yok olduğunu düşünüp üzüldüm. Ergen kızların saf oluşuna üzülüp, aynı zamanda sevindim. Birisiyle öpüşür isem hamile kalır mıyım Güzin abla?” gibi gülünecek sorulara mantıklıca yaklaşmaya çalıştım. 70'lerin ne kadar özel-güzel olduğunu anladım. Keşke dedim, keşke 70'leri görebilseydim..

Can Yayınlarından çıkan kitabın özeti altta bulabilirsiniz. Edinmek içinse buraya buyurun. İnadına okuyun, 70'leri tanımak için okuyun!

Saklambaç oynayan kaleye mum dikerdi. Gazoz kapağı biriktirilirdi. Dört ortalı harita metot defterleri, kırmızı mavi pelür kağıtlarla kaplanırdı. Demirbank iyi günler diler, televizyonda Uzay Yolu, Kaçak, Tatlı Cadı oynardı. Mandolin kurslarına gidilir, bahçelerde, pikaplar çalınır, Türk filmlerinde çocuklar "Size baba diyebilir miyim amca?" derlerdi.

Orlon hırkalar ve jarse elbiseler giyilir, gümüş künye takılır, her yaşgününde fotoğrafçıda aile fotoğrafı çektirilirdi. Hatıra defterlerine "Kalbin kadar temiz defterinden..." diye başlanır, anket defterlerinde "ıssız ada" sorulurdu. "Evlenmeden olmaz"dı, telgraf çekilir, Adana'ya çık aradan denirdi, çamaşırlar santrifüjlü makinede yıkanır, evlere divan kurulur, sokakta yoğurtçular gezerdi.

70'ler "tutumluluk çağı"ydı, yanan iki lambadan birinin söndürüldüğü, kurşunkalemlerin bir arpa boyu kalana kadar kullanıldığı yıllar. Ayfer Tunç Bir Maniniz Yoksa Annemler Size Gelecek adlı bu kitabında cenazeden düğüne, okuldan pikniğe, telefondan faytona 70'li yıllarda nasıl yaşadığımızı anlatıyor. Nahif yılları hayatımızın, biraz mağrur, biraz mahzun ve çokça mütevazı

Yorum Gönder

 

© Kitaplık Manzaraları Yazarın izni olmadan alıntı yapılamaz. Tüm hakları Kitaplık Manzaları'na aittir.
by Sezer Akın WooThemes