Karin Tidbeck - Zeplin

Oradan oraya savrulurken, bildiğiniz üzere "bu zamanlar sıkça kişisel gelişim demek istemiyorum "kurgu-dışı" kitaplar" okuyorum. Ve cidden "kurgu" okumaktan keyifli hale gelir oldu. Değişikliği sizlerde deneyin isterim. Gelelim öykü kitabı; Zeplin'e.

Karin Tidbeck ve kitap için ok harika yorumlar okuduktan sonra, kitabın "bana göre" fos çıkması saçlarımı yolmama neden oldu. Öve öve bitirilemeyen kitapların hayal kırıklığı olması canıma yetti. Çok can sıkıcı emin olun. Ama "Beatrice" adlı kitabın ilk öyküsü şahane.

Yine de okuma şevkinizi kırmak istemiyorum. Zevkler ve renkler deyip, işin içinden sıyrılmayı düşünüyorum. İskandinav edebiyatına giriş yapmak isteyenler için uygun bir seçenek olduğunu düşünmesem de, yazarın tuhaflığı Murakami ile yarışır durumda. Sadece "ilginçlik" olayı. Karar sizin, düşünün taşının, karar verin. Sizler okudunuz mu, okuduysanız nasıl buldunuz? Yorumlarınızı bekliyorum.

Aylak Kitap'tan çıkmış kitabın tanıtım yazısı aşağıda.

İsveçli yazar Karen Tidbeck'in tekinsiz, ama tekinsiz olduğu kadar da olağanüstü dünyasına hoş geldiniz. İskandinav kültürünün alacakaranlığından ve melankolisinden doğan bu öyküler, güneşin dönmeyi bıraktığı bir dünyanın büyülü atmosferine sahip: Fantazyadan, büyülü gerçekliğe, bilimkurguya ve hayalî bir yaratığın Borgesvari taksonomisine kadar uzanıyor. Bu öyküler rahatsız edici; bir o kadar da kara mizahın engin zekâsını içeriyor. Tidbeck, bildiğimizi sandığımız dünyadan güçlü bir kopuş duygusu yaratarak, akla hayale sığmaz çok sayıda şeyin ortaya çıkabildiği bir yarığa yönlendiriyor bizi. 

Tweet