Murakami Edebiyatı



Andre Gide - Tohum Ölmezse

Evet, günün ikinci kitabı ve ikinci Andre Gide'i paylaşıyorum. Tohum Ölmezse, okurken nedense inanılmaz sıkıldım. Otobiyografileri hep severek okurum. Ya da yazarların kendi hayatlarını anlatma büyük beceri sahipleri olduklarını düşünüyorum.


Andre Gide, varlıklı bir hayattan geldiğini, okulu nasıl astığını yaşamını ve zorluklarını anlatıyor.  Sevmeyi ne denli sevdiğini (sevmeyi sevmek; ne de güzel düşünce.) anlatıyor. Ünlü sözü: "Bırakın bizi, sevgilerimizi, mümkün olduğu kadar çok yaşayalım!" Kitabı pek sevmedim evet, lakin okuyun bence.

Can Yayınlarından çıkmış kitabın tanıtım yazısı aşağıda.

Tohum Ölmezse, André Gide'in özyaşamöyküsünü anlattığı bir eser. Birinci bölümde yazar Paris'teki çocukluğunu, devamsızlıkla geçen okul yıllarını, arkadaş ve öğretmenlerini, ailesini, ilk yazı denemelerini ve kuzinine karşı beslediği dinsel denebilecek derin aşkı anlatır. 

İnançlarıyla eğilimleri arasındaki mücadelenin ve hepsini kaynaştırma arzusunun anlatıldığı, daha kısa olan ikinci bölüm ise Cezayir'e yaptığı bir yolculukta Gide'in kendini ve cinsel eğilimlerini keşfedişinin etrafında şekilleniyor. Zaten eserin Kutsal Kitap'tan alınma başlığı da yazarın hayatının bir özeti gibi: "Buğday tanesi yere düşüp ölmezse yalnız kalır; fakat ölürse çok mahsul verir. 

Hayatını seven onu kaybeder; bu dünyada hayatından nefret edense onu ebedi hayat için saklar." Genç Gide de annesinin baskıcı püriten eğitimi yüzünden ezik, dünyadan bihaber çocuğu öldürüp yerini özgürlüklere açık, hayatı seven, yaratıcı bir delikanlıya bırakacak.

Yorum Gönder

 

© Kitaplık Manzaraları Yazarın izni olmadan alıntı yapılamaz. Tüm hakları Kitaplık Manzaları'na aittir.
by Sezer Akın WooThemes