Murakami Edebiyatı



Ayfer Tunç ~ Kapak Kızı

Yılın yazılabilecek son kitabı Kapak Kızı'na nasip oldu. Tekrar yazmak için geç kaldığım bir roman. Ne zaman okudum, tam hatırlamıyorum. Kitabı iyi hatırladığım kesin. Bu yıl okuduklarımın yarısını bile yazamadım. Kış mevsiminde geçen, sıcak insanların hikayesi.


Aynı zamanda bir kesişme hikayesi. Trenleri hep sevmişimdir. Konu olmasına ayrıca sevinmiştim. Aşk, insanlık, sefalet ve nice bizlik değerler yer alıyor. Okunursa benimsenecektir. Ayfer Tunç, soğuk havada sıcak hikaye anlatmayı, iyi beceriyor.

Can yayınlarından çıkan kitabın tanıtım bülteni yazısı aşağıda. Sıcacık okumalar.

Karlı bir kış günü, Ankara'dan İstanbul'a giden bir trenin yemek vagonu. Birbirini tanımayan üç kişi; bankacı Ersin, radyo programcısı Selda ve yemekli vagonun garsonu Bünyamin. Kapak Kızı, işte bu üç kişinin romanı. Ama aynı zamanda orada olmayan bir başkasının; bir dergide çıplak fotoğrafları yayınlanan Ayın Kızı Şebnem'in. Trenin saatlerce yolda kaldığı, bir yolcunun öldüğü bu uzun yolculukta, roman kahramanları, birbirleriyle, Şebnem'in fotoğrafları aracılığıyla yüzleşirler. Ancak bu zihinsel yüzleşme giderek kimin kimi yargıladığı belli olmayan bir hesaplaşmaya dönüşür. Ayfer Tunç, ilk kez 1992 yılında yayınladığı Kapak Kızı'nı 'zemin aynı zemin, inşa aynı inşa' olmak kaydıyla yeniden yazdı. Roman, bedensel çıplaklığı, kahramanlarını farklı nedenlerle sarsan bir travma olarak ele alıyor. Aile, hayat, aşk, kıskançlık, güzellik ve ahlak kavramlarını, alışılmış yorumların tuzağına düşmeden işliyor. Bunaltıdan ikiyüzlülüğe, anıların masumiyetinden yaşamın gerçeklerine uzanan soruların kuşattığı bu roman, aslında bütün soruları içeren tek bir soru soruyor: Kim daha çıplak?

Yorum Gönder

 

© Kitaplık Manzaraları Yazarın izni olmadan alıntı yapılamaz. Tüm hakları Kitaplık Manzaları'na aittir.
by Sezer Akın WooThemes