Orhan Pamuk ~ Kar

Orhan Pamuk'u okumayalı epey zaman olmuş. Bunu ancak kitapçının eski, tozlu raflarında görünce anladım. Okumak için hemen Kar'ı kapmıştım. Lakin, Kar kitabından sonra altı Pamuk daha alıp, okumak üzere rafların arkasına itmiştim. Gel zaman, git zaman; diğer kitaplardan anca sıra geldi!

Temasına uygun olarak kışın okudum, (bunu bilerek ayarlamadım, denk geldi) ve çok iyi oldu. Kışı, soğuğu, karı her zaman sevdim. Pamuk'la daha bi' sevdim, sarıldım. Karakterimizin ismi Ka, kitabın geçtiği yer “Kars” ve romanımızın ismi ise Kar..! Orhan Pamuk belli ki, işi K'lara bağlamış. “Ka, Kar, Kars”  üçlemi şahane bir kurguyla anlatılıyor.

Orhan Pamuk'un Kar'ı yazmak için gittiğinde Kars'ta çekildiği foto!  

“Bolca sistem, kişilik ve toplum eleştirisine taşlama var. Yazar zaten Nobel Edebiyat ödülünü alırken yaptığı konuşma yüzünden, ülkemizde çok sevilmiyor. Herkes elbette özgür; çoğu kişiye tavsiyem başınızı deve kuşu gibi kumlara gömeceğinize, etrafta olup bitenlere bi' bakın derim. Tek şartla, at gözlüklerinizi atmakla bu işe başlayabilirsiniz. Kar, ciddi anlamda iyi, ününe münhasır bir edebiyat işçiliği. Tarafsız bir gözle okuyup yorumlamak gerek. Şunu belirtmeden geçemeyeceğim, Kars'ta yaşamak isterdim.”

İletişim Yayınları'ndan çıkan kitabı buradan satın alıp, özeti aşağıda bulabilirsiniz. Keyifli okumalar!

On iki yıldır Almanya’da sürgün olan şair Ka Türkiye’ye dönüşünden dört gün sonra, bir röportaj için Kars şehrinde bulur kendini. Ağır ağır ve hiç durmadan yağan karın altında sokak sokak, dükkân dükkân bu hüzünlü ve güzel şehri ve insanlarını tanımaya çalışır. Kars’ta ağzına kadar işsizlerle dolu çayhaneler, dışarıdan gelmiş ve kardan mahsur kalmış gezgin bir tiyatro kumpanyası, intihar eden ve türban direnişi yapan kızlar, çeşitli siyasal gruplar, dedikodular, söylentiler, Karpalas Oteli ve sahibi Turgut Bey ile kızları İpek ve Kadife ve Ka için aşk ve mutluluk vaadi vardır.

Tweet