Uzun zamandır klasik okumadığımın farkına vardım. İşin doğrusu, hemen hemen tüm klasikleri blogdan önceki yaşamımda okudum gibi. Elbete, duvarda oluşan çatlaktan biraz su sızmış olacak, olmalı , diye düşünüyorum! Montepin'in çok ünlü Fransız klasiği " Ekmekçi Kadın " romanı bunlardan biri. Türkiye'de hayli ilgi gören bir kitaptı. Öyle olacak ki, hemde filmi de çekilmişti bizde. Başrollerin de Türkan Şoray vardı...
Klasik belki, belki de çok ama çok klişe bu kitap... - belki de değil, kesinlikle klişeler yumağı - Okudukça okumak istediğiniz bir kitap olmayabilir, Ekmekçi Kadın. Bu romanı ben, çok kitap okumayan, 40 yılda bir okuyan birine tavsiye edebilirim anca. Sıklıkla kitap okumayan, okumak için okuyanlara gönül rahatlığıyla tavsiye edilir. Çok okuyan, çok bilgili biri, bu kitabı beğeneceğini zannetmiyorum. Pek hoşlanmama rağmen, klasik olduğu için saygı duyuyorum. Ne de olsa, zamanına göre eleştirmek gerek!
Şu da var, tavsiye edeceğim kişi; Yeşilçam sinemasını da pek takip etmemiş birisi olacak. Aksi halde, kitabı okurken, resmen Yeşilçam'ın çoğu filmlerinin bayat ve bilindik sahneleri gözlerinizin önünde canlanacak, - bunu tüm yapımları için demiyorum - ve inanılmaz sıkılacaksınız. Bi'ara kitap beni de boğdu. Başlangıçta elime aldığımda tabi ki de, böyle böyle bir şey bekliyordum. Ve yanılmadım da. Bazı yerler çok seri okunurken, bazı yerler artık çok bilindik olduğu için okumaya bile gerek duymayacak gibi bi'hisse kapılacaksınız. Acı ama gerçek!
Şu da var, tavsiye edeceğim kişi; Yeşilçam sinemasını da pek takip etmemiş birisi olacak. Aksi halde, kitabı okurken, resmen Yeşilçam'ın çoğu filmlerinin bayat ve bilindik sahneleri gözlerinizin önünde canlanacak, - bunu tüm yapımları için demiyorum - ve inanılmaz sıkılacaksınız. Bi'ara kitap beni de boğdu. Başlangıçta elime aldığımda tabi ki de, böyle böyle bir şey bekliyordum. Ve yanılmadım da. Bazı yerler çok seri okunurken, bazı yerler artık çok bilindik olduğu için okumaya bile gerek duymayacak gibi bi'hisse kapılacaksınız. Acı ama gerçek!
Kitabın beni en çok sevindiren yanı, Engin Yayınlarının 1990 yılı basımını bulabilmem. Hani bazı kitaplar buram buram yaşanmışlık kokar. Sizden önce sahibi varmış gibi de, sizin için onu terk etmiş duygusunu tatmak çok güzel. Bu tür eski basım ve beklemekten sararmış kitaplara bayılıyorum. Sarı sayfalara sahip bir kitap. Bu yüzden çok değerli bi' baskı.
Xavier de Montepin |
1823'te Apremont Haute-Saone'de doğmuş Fransız edebiyatçı. Romanlarında halkın yoksulluğunu dile getiren yazar, 1902'de ölmüş. Kendisini tanımak isterdim açıkçası. Yoksulluk hakkında yazarlar hakkında,; hep iyi insanlardır" diye içimden geçirdiğimi biliyorum. Montepin elime kitapları geçerse okumaya devam ederim sanırım...klişe olmalarına rağmen, okunmayı hak eden bir yazar. Herkese kitaplı geceler!
Tweet
Yorum Gönder